enflasyonemeklilikötvdövizakpchpmhp
DOLAR
32,3792
EURO
34,9947
ALTIN
2.326,11
BIST
9.079,97
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Denizli
Parçalı Bulutlu
28°C
Denizli
28°C
Parçalı Bulutlu
Cumartesi Az Bulutlu
28°C
Pazar Açık
28°C
Pazartesi Az Bulutlu
29°C
Salı Parçalı Bulutlu
26°C

Denizli Protokolü 8 Mart Dünya Kadınlar Günü Mesajlarını Yayımladı

Denizli Protokolü 8 Mart Dünya Kadınlar Günü Mesajlarını Yayımladı
08.03.2018
A+
A-

Denizli Protokolü 8 Mart Dünya Kadınlar Günü dolayısılar mesajlarını yayımladı.

 

Vali Hasan Karahan, 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü nedeniyle bir mesaj yayınladı. Vali Karahan mesajında şu ifadelere yer verdi:

“Bütün dünyada olduğu gibi ülkemizde de kadının hak ettiği değeri hatırlatmak, onların karşılaştıkları sorunların doğru olarak tespit edilerek, bu sorunlara çözüm üretilmesi için, gereken toplum bilincinin oluşturmak amacıyla 8 Mart  “Dünya Kadınlar Günü” olarak kutlanmaktadır.  Bir toplumun ilerlemesi, kadınıyla, erkeğiyle toplumun tüm fertlerinin, hep birlikte yücelmesiyle mümkündür. Ülkemizde Cumhuriyetin kuruluşundan itibaren, siyasi haklar, çalışma hayatı, eğitim ve sağlık başta olmak üzere hayatın tüm alanlarında kadınlarımızın temel haklarını ve toplumsal konumunu güçlendirmek için reform niteliğinde çok sayıda düzenleme yapılmıştır. Bu düzenlemeler neticesinde, kadınlarımızın üstlenmiş oldukları görevlerde başarılı sonuçlar elde ederek iş hayatından siyasete, sanattan spora kadar birçok alanda hem ülkemizde hem de uluslararası arenada kendilerinden söz ettirdiklerine şahit olmaktayız. Kadının en önemli vasıflarından biri de hiç şüphesiz anne kimliğidir. Ülkemizin en büyük zenginliği olan genç nesilleri yetiştiren, onlara vatan ve bayrak sevgisini aşılayan annelerdir. Her anne için en büyük hedef çocuklarını sağlıklı bir şekilde yetiştirmek ve topluma kazandırmaktır.

Aile dokusunun mihenk taşı, şefkatin, fedakârlığın, sabrın ve özverinin sembolü olan kadınlarımız her türlü övgünün üzerindedirler. Mustafa Kemal Atatürk; “Bu millet esas terbiyesini aileden almaktadır. Türk milleti öyle analara sahiptir ki her bir devrin büyük adamlarını bu analar yetiştirmiştir. Türk kadını daha büyük nesiller yetiştirmeye kabiliyetlidir.” sözleriyle Türk kadınına verdiği değeri açıkça belirtmiştir. Peygamber Efendimiz de Hadis-i Şerifinde; “Sizin en hayırlınız kadınlara karşı hayırlı olanınızdır.”  buyurarak, İslamiyet’in kadına verdiği öneme dikkat çekmiştir.

Bugüne kadar kadınlara yönelik her türlü şiddetin, ayrımcılığın ve istismarın karşısında olduğumuz gibi bundan sonra da olmaya devam edeceğiz.  Bu duygu ve düşüncelerle; başta şehit ve gazi anneleri ile eşleri olmak üzere; kuşakların yetişmesinde en önemli rolü üstlenen kadınlarımıza, topluma verdikleri katkılar, bilgili ve kültürel değerlerine bağlı, ahlaklı bireyleri yetiştirmek için gösterdikleri özveri nedeniyle minnet ve şükranlarımızı sunar, tüm kadınlarımızın “8 Mart Dünya Kadınlar Gününü” kutlar, sevgi ve saygılarımı sunarım”.

64. Hükümet Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı AK Parti Denizli Milletvekili Dr. Sema Ramazanoğlu 8 Mart Dünya Kadınlar Günü dolayısıyla bir mesaj yayımladı.

Biz, kadınlara fırsat eşitliğini anayasa teminatı ile veren; kadim geleneğimizin değerleriyle de bunu yaşatan bir milletiz. Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın 10. maddesi “Kadınlar ve erkekler eşit haklara sahiptir. Devlet, bu eşitliğin yaşama geçmesini sağlamakla yükümlüdür.” der. Şunu ifade edebilirim ki ülkemizde kadına karşı kurumsallaşmış bir cinsiyet ayrımı yoktur. Fakat bu bizim kadınların yaşadığı sorunları görmezden geleceğimiz anlamına gelmiyor. Elbette daha yapacak çok işimiz, atacağımız çok adım var. Ama bütün bunları yaparken kadın-erkek arasındaki dengeyi hangi taraf adına olursa olsun bozmayacak bir hassasiyeti de gözetmemiz gerekiyor. Çünkü kadın ve erkek birbirlerinin rakibi değil, bilakis tamamlayıcısıdır.

Kadına karşı şiddet bir insanlık suçudur. Üzülerek belirtmeliyim ki, kadına karşı şiddet ve ayrımcılık toplumun birçok kesiminde görülmektedir. Çok boyutlu olan kadına karşı şiddet ile mücadele, gerek hukuki gerek insani ve gerekse de kültürel bağlamdaki yaklaşımların kararlılıkla alınıp uygulanmasından geçmektedir. Böyle bir duyarlılığı toplumsal olarak yeniden tesis etmemiz elzemdir. Elbette kadın duyarlılığı vurgusunu yaparken bir şeyi de gözden kaçırmamamız gerekmektedir. Cinsiyetten gelen en önemli özellik anneliktir. Savaşlar, göçler ve doğal afetler, kadınları ve onlarla beraber çocuklarını acı çekmeye mahkûm etmektedir. Evet, bu özelliği “çektiği acının hep aynı renkte olmasıdır”. Rengine, diline, inancına, coğrafyasına bakmaksızın ne şartlar altında olursa olsun kadının acı çekmesi aynı türdendir. Bu bakımdan bugün Suriye’de, Gazze’de, Myanmar’da, Mısır’da ve dün Bosna’da çekilen acılar hep aynı renkteydi.

Kur’an-ı Kerim’de Rabbimiz bizi bir erkekle bir dişiden yarattığını, üstünlüğün ise ancak takvada olduğunu ifade ediyor. Ne erkek üstün ne de kadın, tam tersine iki yaratılan da eşdeğerdir. Bu açık emir gereğince kadınlarımızı cinsiyetlerinden dolayı tahkir eden her türlü anlayışın karşısında olmamız gerekiyor.

Öte yandan geçmişten bugüne hep savunduğumuz bir şey var; kadının yer almadığı siyaset, kadınları dışlayan bir sistem bütün toplum için büyük bir eksikliktir. Sadece siyaset değil, kadınlar iş ve çalışma hayatında da faal değilse o ülkenin kalkınması ve gelişmesi hayaldir. Kadınsız bir demokrasi de hayal edilemez. Kadınlarımız nasıl 15 Temmuz’da mücadele etmişse Milli Mücadele döneminde de milletimizin bütün fertleri gibi çok aktif olarak çalışmışlar ve bağımsızlığımızın kazanılmasında büyük pay sahibi olmuşlardır. Ülkemizde kadınların siyasi haklarla ilgili mücadeleleri de aslında zannedildiğinden çok daha önce başladı. Maalesef bu mücadelenin tarihine, kadınların belediye seçimlerine katılma ve köylerde muhtar olma hakkını elde ettiği 1930 yılından başlanıyor. Oysaki bunlar yaygın ve yanlış kabuller… Bu, uzun bir mücadelenin sonunda elde edilmiş bir haktır. Bunu sanki bir lütuf gibi görmek, bu hakkın kazanılmasında kadınların payını göz ardı etmek büyük bir haksızlık olur. Kadınlarımızın henüz Cumhuriyet bile ilan edilmeden kurdukları Kadınlar Halk Fırkası’nı biliyoruz. Daha sonrasında kurdukları kadın derneklerini, çıkardıkları gazeteleri, dergileri oralarda yazılan yazıları görüyoruz. Böyle bir birikimi, bu denli geniş çalışmaları ve ortaya çıkmış bilinci görmezden gelmek yanlış olur. O yüzden burada kadınlara, hakkı teslim etmek gerekir. Sürekli dile getirdiğimiz gibi bizim kadın hakları ile ilgili mücadelemiz batının kapitalist ve feminist paradigması ile değil, kadim değerlerimiz ve referansımız olan İslam ahlakı temeli ile olmalıdır. Tabii insan hakları ile çelişen geleneksel uygulamalar da bu mücadele içerisine girmelidir.

Kadınların siyasete dahil edilmesinde, daha çok milletvekili olmaları ya da kabinedeki kadın bakan sayısı göz önüne alınsa da asıl önemli ölçüt yerel yönetimlerdir diyebiliriz. Kadınların yerel yönetimlerde daha fazla aktif olması siyaseti ve yönetim kültürümüzü olumlu mânâda şekillendirir. Maalesef ki tam tersi olarak yerel yönetimlerde görev alan kadınların sayısı yok denecek kadar az. Hâlbuki yerel yönetimler hayatımızı, şehirlerimizi doğrudan etkiliyor. Sokağımıza,  evimizin önüne temas ediyor. Bu bağlamda yerel yönetimlerin sadece erkeklere bırakılması doğru bir durum değildir. Dilimizde “kadın eli değmiş” diye güzel bir deyim var. Şehirlerimize de kadın eli değmeli. Baktığımız zaman örnekleri var. Demek ki olabiliyor. Başarılabiliyor. Ancak iki farklı tarzı, anlayışı, hayat görüşünü bir araya getirmeliyiz. Başta yerel yönetimler olmak üzere siyasetin bütün alanında bu zenginliği ortaya çıkarmalıyız.

Geçmişte olduğu gibi bugün de Türk kadınları, sadece ülkemizdeki değil, coğrafyamızdaki ve dünyadaki tüm kadınlara umut ışığı olmaya devam edecektir. Kadınlarımız özgüvenli ve cesaretli bir şekilde var olma ve örnek olma yürüyüşünü sürdürecektir. Hükümetimiz, hem sosyal hem kurumsal alanda kadınlarımıza gerekli ihtimamı göstererek dünyada ülkemizi rol model durumuna getirme gayretine devam edecektir. Bugüne kadar kadınların hak mücadelesinde hep yanlarında olduk. Bundan sonra da bu mücadelede teşvik edici olmayı sürdüreceğiz. Kadınlarımızın çalışmaları ve gayretleriyle yarınlarımız daha aydınlık, ülkemiz daha güçlü olacaktır.

AK Parti Denizli milletvekili Av. Cahit Özkan, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü nedeniyle bir mesaj yayımladı.

Milletvekili Özkan mesajında;  “Sanayi devriminin getirdiği sosyo-ekonomik düzen başta geleneksel aile yapısı olmak üzere değer yargılarında ve sosyal yaşamımızda büyük erozyona neden oldu. Sanayi toplumunun aile kurumuna verdiği zararın en büyük mağdurlarının başında kadının geldiği de muhakkaktır.

Bu bağlamda bir taraftan uluslararası alanda sözleşmelerle kadının mağduriyetini giderici sözleşmeler yapılırken diğer taraftan da devletler kendi iç hukukunda düzenlemeler yapmıştır. Birleşmiş milletler 8 Mart 1921 tarihinde bu günü “Dünya Emekçi kadınlar günü” ilan etmiştir.

Ülkemizde de sanayileşmenin ve göçün neden olduğu değişiklikler, kadının sosyal ve ekonomik yaşamda mağduriyetler yaşamasına neden olmuştur.

14 yıllık Ak Parti hükümetlerimiz döneminde bu mağduriyetlerin giderilmesi için her türlü vesayet kurumlarına ve statükoya rağmen mücadele verilmiş, büyük mesafeler alınmıştır. Kadınların sorunlarının çözümüne yönelik Anayasa’mızda ve yasalarımızda pozitif ayrımcılık sağlayan düzenlemeler gerçekleştirilmiştir.

  • Başörtüsü nedeniyle üniversitelerden atılan kızlarımızın mağduriyetleri gidererek bu ayrımcılığı ortadan kaldırdık,
  • Başörtüsü ile Millet Meclisi’ne girmenin “devlete meydan okuma” olarak kabul edildiği dönemleri yapılan reformlarla geride bıraktık,
  • Kadınlarımızın çalışma hayatına katılmaları için önündeki fiili ve hukuki engelleri kaldırarak pozitif ayrımcılık sağladık,
  • Başlattığımız kampanyalarla, kız çocuklarımızın eğitimleri konusunda toplumsal duyarlılık oluşturduk.
  • Kadınlarımızın yaşadığı en önemli sorun olan kadına yönelik şiddet konusunda birçok caydırıcı yasal düzenlemeye imza attık.

Kadınlarımızın sosyal, siyasi ve ekonomik yaşama daha etkin katılımlarını sağlamak ve sorunlarının çözümü için dünyaya örnek teşkil edecek düzenlemeler yapmaya devam edeceğiz.

Bir toplumun kadına sunduğu haklar, verdiği önem ve duyduğu saygı o toplumun uygarlık yolunda gösterdiği gelişmenin temel ölçütlerindendir. Medeniyetimizin ortaya koyduğu değerlerle modern dünyada kadınımızın layık olduğu tüm imkânları bu saygı ve duyarlılık kapsamında geliştirmek hükümetimizin en önemli görevlerindendir.

Bu vesileyle, başta şehit anneleri olmak üzere tüm Kadınlarımızın Dünya Kadınlar Gününü en içten dileklerimle kutlar, kadınlarımıza hayatın her alanında başarılar dilerim.” ifadelerini kullandı.

CHP Denizli Milletvekili Melike Basmacı, 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü nedeniyle bir mesaj yayınladı. Basmacı mesajında şu ifadelere yer verdi:

“Kadınlar ile erkekler arasında var olan yapısal ve düşünsel farklılıkların her alanda kendini gösterdiğini ve kadının elinin değdiği her yerin güzelleştiğini belirten Basmacı; Kadın olarak kendi aklımızın, kendi gücümüzün farkında olmalıyız. Bizler, Türk kadınları dünyadaki birçok ülkeden önce 1934 yılında seçme ve seçilme hakkına kavuştuk. Mustafa Kemal Atatürk kadınların değerini, aklını görerek bu hakkı bizlere verdi. Bizler de yeni cumhuriyetin kadınları olarak daha çok iş hayatına, daha çok hayata müdahil olmalıyız. Mücadele bizim mayamızda var. Her kadın bir kahramandır aslında sadece biraz cesaret, adalet ve inanç ile bunu başarabiliriz. Kimsenin bizi yönlendirmesine hükmetmesine ihtiyacımız yok. Umarım ne hükmetme ne de hükmedilme gereksinimi olmayan yarınlar da yaşamak dileğiyle. Hayat veren, Yaşatan, Ayaklarının altına cennet serilen kadınlarımız, kadın olmak zor ama aynı zamanda eşsiz de… Kadın olarak önce sizler ve kendimle gurur duyuyorum; her zorluğa karşı, yılmadan yürümeye devam ettiğimiz için. Tüm Emekçi kadınlarımızın Dünya Kadınlar gününü kutluyorum”.

CHP Denizli Milletvekili Kazım Arslan 8 Mart Dünya Kadınlar Günü dolaysıyla bir mesaj yayımladı.

Kadının erkekle eşit koşullarda istihdama, eğitime ve siyasete katılımı laik Cumhuriyetin daha demokratik ve adil yönetimi için olmazsa olmazımızdır. Şimdi ise kadını ikinci dereceye itmeye çalışan, şiddet kıskacına alan, çalışma hayatına arka sıralardan katan, kadın yönetici ve liderliğine tahammül göstermeyen her toplumsal ve siyasal yapı, özellikle bu iktidar ülkenin geleceğinden çalmaktadır.

Bugün ülkemiz, kadını istihdama yeterince katmayan anlayışla, OECD ülkelerinin ortalamasının neredeyse yarısı düzeyinde dolaşıyor. Bugün Türkiye’de her 100 kadından sadece 32’si işgücüne katılabiliyor, her 100 yöneticiden sadece 16’sı kadınlardan oluşuyor. Kadının OECD ortalaması olan yüzde 63’lük istihdam oranına kavuşturulmamasının 81 milyon nüfusa yıllık maliyeti 282 milyar Dolar, kişi başına düşen gelir kaybı ise yaklaşık 3 bin 500 Dolar’dır. 15-24 yaş arasındaki her 100 genç kadında genç işsizliği en az yüzde 23 düzeyinde seyretmekte, okuryazar olmayan kadınların oranı erkeklerin 5 katına varmıştır. Demek ki kadına Cumhuriyetle birlikte verilen bütün haklar bu gün dolaylı bir şekilde yok edilmek istenmektedir. CHP olarak buna izin vermeyeceğiz.

Bu tablonun değişmesi, kadının eşit ve adil koşullarda eğitimden, istihdamdan ve siyasal haklardan yararlanmasıyla mümkündür. 15 yılda çocuğa cinsel istismarın yüzde 434, cinsel tacizin yüzde 449 arttığı, kadına şiddetin 14 kat yükseldiği ortamdan çıkışın yolu kadının Cumhuriyetle başlayan özgürleşmesinden geçer. Tüm kadınların laik Cumhuriyetin öncülüğünde başlayan haklarına kavuşma ve güçlendirme sürecinin devamı için eğitim ve çalışma hakkını sonuna kadar savunuyor, 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü’nü yürekten kutluyorum.

Denizli Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Zolan, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü dolayısıyla bir mesaj yayımladı.

Denizli Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Zolan, “8 Mart Dünya Kadınlar Günü” dolayısıyla bir mesaj yayımlayarak, “Kadınlar, yaşamımızın her anında yanımızda olan, bizleri dünyaya getiren, büyüten, yetiştiren, eğiten, sevgisi ile kuşatan ve şefkatli yürekleriyle bir an olsun bile bizleri yalnız bırakmayan, en değerli varlıklarımızdır” dedi.

Hayatın en başından, sonuna dek, sevginin, fedakarlığın ve azmin anlamı olan tüm kadınların 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nü kutlayan Başkan Osman Zolan, “Kadınlar, yaşamımızın her anında yanımızda olan, bizleri dünyaya getiren, büyüten, yetiştiren, eğiten, sevgisi ile kuşatan ve şefkatli yürekleriyle bir an olsun bile bizleri yalnız bırakmayan, en değerli varlıklarımızdır” dedi.

Başkan Zolan, “Hayatımızın anlamı olan kadınlar için ne yapsak azdır, onlar bizim her şeyimiz. Bizlerin baş tacı; annemiz, hayat arkadaşımız, kızımız, kardeşimiz, hayatımıza renk katan ve anlamlı kılan varlıklardır. Kadim medeniyetimizden bugüne kadar milletimizin var olmasında büyük rol oynayan, Fatma Yıldız’dan Hayme Hatun’a, Nene Hatun’dan Çete Emir Ayşe’ye kadar bugünlere gelmemizde büyük fedakarlıklar gösteren tüm kahraman kadınlarımızı rahmetle anıyorum” diye konuştu.

Türk kadınının ekonomi, bilim, hukuk, sanat, siyaset, spor ve pek çok alanda kendisini en iyi şekilde temsil ettiğini vurgulayan Başkan Osman Zolan, şunları kaydetti: “Denizli Büyükşehir Belediyesi olarak pek çok çalışmamızda Denizlili hanım kardeşlerimizin yanında olduk ve olmaya da devam ediyoruz. Bizlere düşen görev, kadınlarımızı her platformda desteklemek ve pozitif ayrımcılık yapmaktır. Bu vesilelerle başta tüm şehit anneleri ve eşleri olmak üzere; yaşamın her anında her türlü fedakârlıkta bulunan, yokluğumuzu ve sıkıntılarımızı paylaşan, her zaman yanımızda olan tüm fedakar kadınlarımızın ve attığım her adımda bana güç veren eşim ve kızlarımın 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nü kutluyorum.”

Pamukkale Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Hüseyin Bağ 8 Mart Dünya Kadınlar Günü münasebetiyle bir mesaj yayımladı.

“8 Mart Dünya Kadınlar Günü; tüm dünyada kadınların haklarının savunulduğu, daha huzurlu yaşam özlemlerinin dile getirildiği, birlik ve beraberlik günü olarak kutlanmaktadır. Cumhuriyetimizin kurucusu Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün de dediği gibi ‘‘Dünyada her şey kadının eseridir’’, başta kutsal bir görev olan anneliğin yanında yaşamı boyunca birçok güçlüğe katlanan ve büyük sorumluluklar üstlenen kadınların toplumsal yaşama etkin biçimde katılmaları, Türkiye Cumhuriyeti’nin önemli hedefleri arasındadır. Ayrıca, tüm Dünyada ve ülkemizde olduğu gibi, iş hayatında yer alan kadınlarımız sayesinde hem aile hem de ülke ekonomisine büyük katkılar sağlanmaktadır. Bugün, eğitim, sağlık, hukuk, sanat ve bilim gibi sayısız alanda çalışmalar yaparak dünya çapında başarılara imza atan kadınlarımızın sayısının artması bizler için övünç kaynağıdır.

Kadına yönelik her türlü psikolojik, cinsel ve fiziksel saldırının olmadığı, kadınlara ait hak ve özgürlüklerin erkeklerle eşit olduğu, kadının ekonomik, toplumsal ve siyasal alanda etkinliklerini daha da artırdıkları, toplumda çok daha fazla görünür ve güçlü oldukları bir Türkiye dilerken, başta şahsım olmak üzere tüm Pamukkale Üniversitesi Ailesi adına üniversitemizde görev yapan kadın akademik ve idari personelimizin, ülkemiz ve dünya kadınlarının 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nü kutluyorum”

Pamukkale Belediye Başkanı Hüseyin Gürlesin, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü dolayısıyla yayımladığı mesajda,

Ekonomiden siyasete her alanda kendini cesurca göstermeye başlayan kadınlarla birlikte, Türkiye’nin daha ileri seviyelere taşınacağını belirterek, “Hem ailenin hem de toplumun temel direği olan kadınların Dünya Kadınlar Günü’nü kutlarım” dedi.

Pamukkale Belediye Başkanı Hüseyin Gürlesin, hem birey olarak hem de yerel yönetici olarak kadın sorunlarının her zaman takipçisi olduğunu belirtti. Kadınlara yönelik her türlü ayrımcılığın, istismarın ve şiddetin karşısında olduğunu söyleyen Başkan Gürlesin, “Hükümetimizin politikaları ile birlikte eğitimden sağlığa, ekonomiden yönetim mekanizmalarına kadar her alanda kadınların kendini daha göstermeye başlaması ülkemiz açısından umut ve güven vericidir” dedi. “Bizim kültürümüzde kadınların yeri her zaman önemli olmuştur” diyen Başkan Gürlesin, Pamukkale Belediyesi olarak kadınların toplumda yerinin daha da artması açısından önemli çalışmalara imza attıklarını ifade etti. Gürlesin, “Kadınlarımıza verdiğimiz değeri sadece bugün değil her zaman göstermemiz gerekiyor. Çünkü sevginin, şefkatin, fedakârlık ve sabrın simgesi olan kadınlarımız en değerli, en yüce varlıklarımızdır. Bizi doğuran, büyüten, yetiştiren fedakâr annelerimiz, kadınlarımız her zaman baş tacımızdır. Bu bilinçle, başta vatanını korumak adına canını feda eden şehitlerimizin fedakâr, cefakâr anneleri, eşleri olmak üzere tüm kadınlarımızın Dünya Kadınlar Günü’nü kutlarım” dedi.

Çameli Belediye Başkanı Cengiz ARSLAN “8 Mart Dünya Kadınlar Günü” nedeniyle bir kutlama mesajı yayınladı.

Çameli Belediye Başkanı Cengiz ARSLAN yayınladığı mesajda, “Kadınların toplumsal ve siyasal yaşama etkin katılımının gelişmişliğin ve çağdaşlığın önemli göstergelerinden biridir .Evrensel insan haklarının ayrılmaz ve vazgeçilmez bir parçası olan kadın haklarının sağlanması yolunda yapılan çalışmaların simgesi olan 8 Mart tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de Dünya Kadınlar Günü olarak kutlanmaktadır.

Siyasi, sosyal ve ekonomik hayata giderek daha çok katılan Türk kadınları böylece ülkenin aydınlık geleceğinin şekillenmesine de katkı sağlayacaktır. Kadınların, siyasal, sosyal ve ekonomik haklarını elde edebilmek için başlatılan mücadele daha hiçbir ülkede sonuç vermemişken Türkiye, kadına seçme ve seçilme hakkı veren ilk ülkelerden biri olmuştur. Dünden bugüne toplumsal hayatımızın, millet ve devlet yapımızın odağında yer alan, her şartta fedakarlıklarını esirgemeyen kadınlarımızın hayatın her alanında daha etkin olmaları dileğiyle 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nü kutluyorum” dedi.

AK Parti Denizli İl Başkanı Necip Filiz; 8 Mart Dünya Kadınlar Günü nedeniyle bir mesaj yayımladı.

Ailesine katkı sağlamak uğruna nasır tutmuş elleriyle, şehit evladını vatan toprağına uğurlarken döktüğü gözyaşlarıyla, umudun hiç eksik olmadığı bakışlarıyla, duanın ve iyi dileklerin çağlayan gibi aktığı sözleriyle kadınların milletimizin ruhu olduğunu vurgulayan Başkan Filiz mesajında devamla şu ifadelere yer verdi:

“ Yıllardan beridir bilimden sanata, spordan edebiyata, siyasetten çalışma hayatına kadar hayatın her alanında kadınların büyük çaba ve başarılarına şahit olunmuştur.

Nitekim kadınlarımızın sosyal ve ekonomik hayatın içinde eşit, onurlu ve saygın bir yeri olması gerekir ve bunun artmasında da herkese büyük görevler düşmektedir.

Evinde anne, işyerinde çalışan, toplumda saygın bir fert olan kadınlarımızın ülkemizin toplumsal birliği ve dirliği için hayati rolleri olduğu ortadadır.

Gelecek nesillerin yetişmesinde yeri doldurulamayacak bir önemi olan ve sevgiyi, nezaketi, inceliği öğreten yine onlardır.

Şüphesiz gelişmiş ve medeni bir toplumun en başta gelen özellikleri arasında kadınlara yönelik baskının, şiddetin, hakaretin, dışlanmışlığın, eşitsizliğin ortadan kalkması yer almaktadır. Peygamberimiz’de bizlere “Onlara yediğinizden yedirin, giydiğinizden giydirin, onları dövmeyin, onlara çirkin demeyin, fenâ söz söylemeyin!” buyurmaktadır

Kadın haklarının evrensel, bölünmez, vazgeçilmez, ayrılmaz bir bütün olduğunu kabul eden vizyon genişliğinin yanı sıra; kadına saygının ve manevi olarak yükümlülüklerin bilincine ulaşmış ve gereğini yerine getiren sorumluluk kültürüyle de önümüzdeki sorunların aşılacağı kuşkusuzdur.”

Modern, demokratik, ileri bir toplum ve güçlü bir ekonomi olma hedefinin kadın-erkek tüm bireylerin bu yolda ortak sorumluluk almasını ve toplumun tüm unsurlarının gelişme sürecinde aktif rol oynamasını gerektiren zorlu bir hedef olduğunu belirten Başkan Filiz; bu süreçte, kadının statüsünün güçlendirilmesinin, dinamizmi ve üretici gücüyle iş hayatından siyasete her alanda engellerle karşılaşmadan daha fazla varlık gösterebilmesinin büyük önem taşıdığı söyledi.

Yeni Türkiye yolunda ulaşılmak istenen hedefler konusunda kadınlara da önemli sorumluluklar düştüğünü belirten Başkan Filiz, bu doğrultuda son yıllarda gerçekleştirilen reformlarla, eğitimden sağlığa, çalışma hayatından siyasete kadar tüm alanlarda kadınlara destek olacak önemli iyileşmeler sağlandığına işaret etti.

Peygamberimiz Hazreti Muhammed’in  “ Kadınlara ancak asalet ve şeref sahibi kimse değer verir. Onları ancak kötü ve aşağılık kimseler hor görür.” hadisini anımsatan Başkan Filiz devamla şunları söyledi:

“Kadınların haklarını yerine getirme husûsunda Allâh’tan korkunuz! Zîrâ siz onları Allâh’ın bir emâneti olarak aldınız” diyen bir peygamberin ümmeti olan bizlerKadınların haklarına geçmişten bu yana önem vermiş olan ülkemizde son yıllarda kadın-erkek fırsat eşitliğinin pekiştirilmesi ve kadın haklarının geliştirilmesi konusunda atılan adımlar, ülkemizin uluslararası insan hakları standartlarına erişmesini sağlamakla kalmamış, özellikle son dönemde bölgemizdeki birçok ülkeye örnek teşkil edebilecek niteliklere sahip olmamıza imkan tanımıştır.

“ Kadınlara karşı ayrımcılık, ırkçılıktan beterdir” anlayışıyla kadınların sorunlarının çözümüne yönelik Anayasa değişiklikleri yaptık, pek çok yasal düzenleme gerçekleştirdik.

Kadınlara hayatın her alanında “pozitif ayrımcılık” uygulayarak, geçmişteki kayıpları telafi etme çabası içinde olduk.

Kızlarımızın, başörtüsü nedeniyle üniversite kapılarından geri çevrildiği dönemleri geride bırakıp, ülkemizin 81 ilindeki üniversitelerde ve orta öğretim kurumlarında diledikleri eğitimi görebildikleri günlere ulaştık.

Başlattığımız kampanyalarla, kız çocuklarımızın eğitimleri konusunda toplumsal hassasiyet oluşturduk.

Milletin oylarıyla Meclis’te temsil görevi üstlenen kadın milletvekillerimizin başörtülü olarak yasama faaliyetlerine katılabilmelerine temin ederek, kadınlarımızın seçme ve seçilme haklarını tam manasıyla kullanabilmelerini sağladık.

Çalışma hayatında kadınlarımızın haklarını koruyacak çok önemli düzenlemeler yaptık.”

Hiç şüphe yoktur ki ; Kahraman ve fedakar Türk kadının hak ettiği yerlerde olması, layık olduğu sosyal, siyasal ve ekonomik sıçramalar yaşaması bizim tehir edemeyeceğimiz bir gayedir.

Bu vesileyle her şeyin en güzeline layık olan kadınlarımızın Dünya Kadınlar Günü’nü kutluyorum. Türk-İslam coğrafyasındaki kadınların bu anlamlı gününü tebrik ediyor, hepsini hürmetle selamlıyorum. Aziz şehitlerimizin muhterem annelerine de en derin hürmetlerimi bildiriyor, şiddet ve cinayete kurban giden tüm kızlarımızı, kadınlarımızı rahmetle anıyorum.

CHP Denizli İl Başkanı Ali Rıza Ertemur 8 Mart Dünya Kadınlar gününde bir mesaj yayımladı

8 Mart’ın çıkışı bir kutlama değil, üreten ve emek veren kadınların sömürüye başkaldırmasıdır. Fabrikada çalışan 20 bin emekçi kadının çalıştıkları fabrikada çıkan yangında mahsur bırakılmasıdır. Türkiye’de de kadınlar bir yangının içinde. Kadınlar üzerinden yürütülen politikalar bunun göstergesi. Bir şarlatan çıkıp ‘Kadın dayak yiyorsa şükretsin’ diyebiliyor hukuk buna müdahale etmiyor. Bu şarlatanı dikkate alanlar, yasalar önünde korunduğunu görenler kadına şiddeti kendilerinde hak görüyor. Kadınlara şiddet git gide artıyor. 8 Mart üreten kadının hak arayışıyken, Türkiye’de AKP ve OHAL’le birlikte canını korumaya çalışan, insanca yaşamak ve nefes alma hakkını kullanmaya çalışan kadınların mücadelesine dönüşmüştür.

Kadına karşı bakış nasılsa çocuklara karşı da aynı zihniyete sahipler. Erkek egemen söylemlere sahip iktidar, kendilerinden olmayını dışlayan, kutuplaştıran bir tutum içerisinde; ülkemizin geleceği, aydınlık yarınlarımızın teminatı çocuklarımızı bir oyuncak gibi görüp kendi emellerine alet edebilecekleri, dindar, kindar yeri gelince istismar edilebilecek varlıklar olarak görmekte. Her gün okuyoruz gazetelerde tek bir gün bile istismar edilmemiş bir çocuğun haberine rastlamamak mümkün değil. Neden çocuk istismarları için bir komisyon kurulup araştırılmadı? Kimi ne için ve neyden koruyorlar? Aydınlık yarınlarımızı karanlık bir bataklığa çekmek işlerine geliyor. Çünkü ancak kadınlarımızı ve çocuklarımızı çaresiz, yasalar önünde savunmasız bırakırlarsa kendilerine oy verebilecek cahil ve itaatkar nesillere sahip olabileceklerini biliyorlar.

Kadınlar her daim üretkendir. Kadınların eğitimi bir toplumu eğitir. Kadınlar ekonomik üretim faaliyetlerine katılırsa o toplum kalkınır. Kadınlar için bu karanlık günlerde haklarını bilmelerinin ve korumalarının zor olduğunu biliyorum. Ancak çaresiz değilsiniz. Sizler ki bir toplumun en kıymetli varlıklarısınız. Cesur olun. Elbet bu karanlık günlerin sonu aydınlığa çıkacak. Gelin aydınlıkları, güneşin zerreciklerini beraber oluşturalım.

Denizli Ticaret Odası (DTO) Yönetim Kurulu Başkanı Uğur Erdoğan, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü dolayısıyla yayınladığı mesajında,

“Güçlü bir ruha ve yaradılışa sahip kadınlar, her alanda olduğu gibi ekonomimize de büyük katkı sağlıyor” dedi. Kadınları toplumsal barışın harcı olarak gören Başkan Erdoğan, onların bulunduğu yerde güven, huzur ve selamet olduğunu söyledi.

Türkiye’de kadın istihdam oranının resmi kayıtlara göre %28,2; Denizli’de ise bu oranın %33,5 dolayında olduğunu açıklayan Erdoğan, “2017 yılı sonu itibarıyla Denizli Ticaret Odası’na kayıtlı şirket yetkilisi kadın girişimci sayısı 2 bin 596; şirket ortağı kadın girişimci sayısı ise 2 bin 143. Ayrıca, odamıza kayıtlı gerçek kişi kadın girişimci sayısı da 773. İnsanımız, üretken ve çalışkan! Neredeyse hiç uyumuyor… Öyle ki; bu şehirde 7 gün 24 saat mutlaka bir çalışan var. Sadece 4/A kapsamındaki çalışan sayımız 230 bin. Denizli’de sosyal güvencesi bulunanların yüzde 80’i, aktif çalışan. Sosyal güvenlik kapsamındaki aktif çalışanların il nüfusuna oranı, yüzde 31,29. Yani neredeyse her üç kişiden biri üretimin içinde. Sosyal güvencesi bulunanların yüzde 71,95’i ise özel sektörde ve bunların yaklaşık yarısı da kadın! Kadınlar, adeta Denizli’nin yükünü sırtlıyorlar. Onlar için ne yapsak azdır! Tarihimizde ki çeşitli örneklerde olduğu gibi kadınlarımıza hayatımızın her alanında hak ettikleri değeri vererek yanımızda bulundurursak, ülkemizi her açıdan güçlü hale getiririz. Ülkemizin en ücra köşesindeki kadınlarımızı bile gerek sosyal hayata gerekse üretime kazandırmak açısından Denizli Ticaret Odası olarak her türlü desteği veriyoruz” dedi.

Kadınların toplumu inşa eden ailenin temeli olduğunu da belirten DTO Başkanı Uğur Erdoğan, “Çocuklarımız yani ülkemizin, insanımızın yarınları da onlara emanet! O nedenle, iyi bir eğitim almaları ve üretken bireyler olarak toplumda aktif yer almaları, hayati önem taşıyor. Kadınlar toplumun temel taşıdır… Toplumları sağlam ve sağlıklı bir şekilde inşa ve imar edip ayakta tutan kadındır! Kadının olmadığı bir dünyanın ve insanlığın bir yarısı hep eksik kalır! Gerektiğinde vatan savunmasında da yer alan kahraman Türk kadını, hemcinslerine her konuda eşsiz bir timsaldir. Sizin aracılığınızla, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nü kutluyorum; hepsine sağlık, huzur ve mutluluklar diliyorum” diye konuştu.

Denizli Ticaret Odası Başkanı İbrahim Tefenlili 8 Mart Dünya Kadınlar Günü dolayısıyla bir mesaj yayımladı.

Denizli Ticaret Borsası Başkanı İbrahim Tefenlili “dünyamızı güzelleştiren kadınlarımızın değerini her zaman bilmeliyiz, ülkemizde kadına yönelik şiddet son bulmalı” dedi.

8 Mart Dünya Kadınlar Günü dolayısıyla bir mesaj yayınlayan Denizli Ticaret Borsası Başkanı İbrahim Tefenlili mesajında “Toplumumuzun kalkınmasında önemli bir role sahip olan kadınlarımızın 8 Mart Dünya Kadınlar Gününü en içten duygularımla kutluyorum. Bizler tarih boyunca kadınlarımızı daima başımızın üstünde tutmuş bir milletiz. Dünyamız onların varlığı ile güzelleşmekte, geleceğimiz onların emekleri ile şekillenmektedir. Onlara verdiğimiz değeri her zaman göstermeliyiz. Kadına yönelik şiddetin son bulmasını yürekten temenni ediyorum. Kadınlarımız da sosyal hayatın, ekonominin, siyasetin içinde aktif olarak yer alarak toplumsal gelişimimize katkı sağlamalıdır. Bu duygu ve düşünceler ile bir kez daha 8 Mart Dünya Kadınlar Gününü kutluyor, kadınlarımıza şiddetin olmadığı bir dünya diliyorum”

TİM Başkan Vekili DENİB Başkanı Süleyman Kocasert 8 Mart Dünya Kadınlar gününde bir mesaj yayımladı.

Kadınların hem dinimizde hem de toplumumuzdaki yerinin ne denli önemli olduğu son derece açık. Türk toplumunun binlerce yıllık tarihinde ve dinimizde, kadın ve erkeğin bir bütünün ayrılmaz parçaları ve biri için diğerinin vazgeçilmez hayat arkadaşı olduğunu görüyoruz.

Öte yandan, temel eğitimimizi veren ve ilk öğretmenimiz olan annelerimiz, geleceğimizde de belirgin bir rol oynuyor.

Kadınlar Ekonominin Can Damarıdır…

Kadınlar, ekonominin de can damarı… Kadınların iş gücüne ve istihdama katılımı, çalışma hayatında daha fazla yer alması ve sorumluluk üstlenmesi ülkemiz ekonomisinin gelişmesi adına oldukça önemli.

Ülkemizin neredeyse yüzde 29 olan kadın istihdam oranı, ilimizde yaklaşık yüzde 35 ile ortalamanın üzerinde seyrediyor. Nüfusa göre kadın istihdam oranında, listenin en üst sırasında yer alan illerden birinin Denizli olduğunu rahatlıkla söyleyebiliriz. Hatta bugün ilimiz ekonomisinin ve ihracatının en önemli sektörü olan tekstil ve konfeksiyon sektöründe çalışan her iki kişiden birinin kadın olduğunu ifade edebiliriz.

Bu duygu ve düşüncelerle; dünyaya geleceğimiz anın başlangıcından son nefesimize kadar varlıklarıyla her saniye yanımızda olan, desteklerini asla esirgemeyen, eğiten, öğreten, yetiştiren, yüreklerindeki sonsuz sevgiyi bizlere sunan fedakâr ve vefakâr kadınların, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nü kutluyorum.

Peygamberimiz Hz. Muhammed’in “Cennet annelerin ayakları altındadır” hadisinden, kadının öneminin ne denli büyük olduğunu bir kez daha anlıyoruz. Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün de “Kadınlarını geri bırakan toplum, geride kalmaya mahkûmdur.” sözünde ifade ettiği gibi, kadının hayatın her alanında öneminin yadsınamaz bir gerçek olduğunu bir kez daha görüyoruz.

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.