Cumhurbaşkanı adayı Muharrem İnce Denizli’de gerçekleştirdiği mitingle vatandaşlarla buluşuyor. Bozkurt Belediyesi, ilçe merkezinin elektrik ihtiyacını karşılayacak büyüklükteki güneş enerji santralinin açılışını gerçekleştirdi. Ardından Denizli merkezine gelen İnce, 29 Ekim Bulvarı’nda Denizlili vatandaşlara sesleniyor.
Denizli’de gerçekleştirilen mitinge çok sayıda vatandaş katıldı. Miting için CHP İzmir Milletvekili Atilla Sertel, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, Muğla Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Gürün Denizli’ye geldi.
“Biz ekonomiyi düzelttik” diyor. Türkiye’de istikrar olduğunu söylüyor. Bu tarafa dönüyor, “Türkiye’de beka sorunu var” diyor. İstikrar olan bir yerde gelecek sorunu olur mu? İstikrar varsa mutluluk vardır, huzur vardır, refah vardır. İstikrar varsa gelecek sorunu, beka sorunu olmaz. Meydanlara çıkmış, “Ey CHP, köprü yaptın mı?” diyor. Ben sana sorayım; sen hiç şeker fabrikası yaptın mı?
Birinci köprüyü rahmetli Demirel yaptı. 50 sene önce yaptı. İkinci köprüyü Özal yaptı, 40 yıl önce. Üçüncü köprüyü Erdoğan yaptı. Dördüncü köprüyü de İnge gelir yapar, bunda problem yok. Ama problem gönüllerde köprü kurabilmektir. Edirne’den Hakkari’ye gittim. Hakkari’de İzmir Marşı eşliğinde miting yaptık. Hakkari’den Edirne’ye gönül köprüsü kurduk. Sonra Trabzon’a, Rize’ye gittim. Rize’den Antalya’ya geçtim. Rize’den Antalya’ya bir gönül köprüsü kurdum. Şimdi 81 milyona AK Partili kardeşlerim size de huzur gelecek, size de.
Üretim ekonomisine dönmek için bizim tekstile ve hazır giyime teşvik vermemiz lazım. Teşvik versekte dış politikamız doğru olmazsa, önüne gelen her devletle kavga edersek tekstili çözemeyiz. Önce onurlu, başı dik, tutarlı bir politika gerek. Ey Almanya, ey Hollanda diye bağıran bir cumhurbaşkanı değil; Eğer dış politikalarımız kötü olursa, AB ülkeleriyle kötü olursak uçak düşürdük yarışına girersek Denizli’de ki tekstil sektörü bundan etkilenir.
Memleketi bu hale düşüreler, memleketi bu durumdan kurtaramazlar. Medyanın hali içler acısı, üzülüyorum onlara. 24 Haziran’dan sonra güler düzecekler ya, ben üzülüyorum. Şimdi Türkiye’de bir hükümetin medyası var. Birde milletin medyası var. Çıkarın şu akıllı telefonları. Herkes canlı yayına geçsin. Bana oy verin memleketi kurtarayım.Her aileye ev, her eve iş… Bunu birlikte başaracağız. Hiç kimsenin kuşkusu olmasın.
Şimdi Denizli’ye gelelim, tekstile gelelim. Türkiye olarak bizim dış dünya ile rekabet edebileceğimiz, bu konuda iddialı olduğumuz ve en fazla ihracatımızın olduğu sektör… Hani bir bakan çıktı ve dedi ya, “Üçüncü dünya ülkelerinin işidirBizim işimiz değildir” diye, böyle bir şey olmaz. Tekstilden vazgeç, pancardan vazgeç, tütünden vazgeç, şekerden vazgeç. Sonra ne olacak, üretim ekonomisi çökecek. Böyle bir yapı olmaz. Siz tütün ekerdiniz benimde çocukluğum tütün tarlalarında geçti. Ben o tütün tarlalarının, zifirin acısını çok iyi bilirim.
Bu sektörde tasarım yok, bir de marka sorunumuz var. Markamız yok, marka yaratamıyoruz. Marka yaratamayınca üretici fasona dönmüş oluyor. Tasarıma ve markalaşmaya önem vereceğiz. Firmalara Avrupa’da, Rusya’da Orta Asya’da dükkan tutmaları için kira yardımında bulunacağız. Onların markalaşması ve uzmanlaşması için, tanınan bir firma olmaları için Türkiye’de 3 tane tasarım ve moda akademisi açacağız. Bu 3 akademiden birini Denizli’ye açacağız.
Erdoğan, “Çıkarlık dönemim” dedi, sonra “Kalfalık dönemim” dedi, sonra “ustalık dönemim” dedi. Ben Denizli’den son dönemini söylüyorum. Emeklilik dönemi!
Atatürk sadece CHP’lilerin değildir, Atatürk 81 milyonundur. Vatan tektir.Vatan sadece MHP’lilerin değildir. Hepimizindir.Bayrak tektir. Hepimizindir. Cumhurbaşkanı tektir oda hepimizindir. Cumhurbaşkanı partili olmaz. Allah’ın izni milletin izniyle Cumhurbaşkanı olduğumda kısa sürede adil bir yargı sistemi kuracağız. Daha sonra siyasi parti genel başkanlarını bir masanın etrafında Çankaya Köşkü’nde toplayıp kriz anlarında birlikte konuşacağım. Tarafsız bir Cumhurbaşkanı olacağım. Türkiye’de meydanlarda neyi konuşacağımı söyleyeyim size. İnsanoğlu kendi kol gücünden hayvanların gücünden yararlandıktan sonra su gücünden yararlanmaya başladı. Sonra buharı keşfetti. Endüstri 1.0, sonra elektrik endüstri 2.0, sonra dijitali keşfetti 3.0, sonra insanlarla nesnelerin iletişimini keşfetti endüstri 4.0 oldu. Eğer bunu kavrayamazsan 100 yıl fakir kalacaksın. 250 yıl matbaa geç girdi bu ülkeye, acısını 100 yıl çekti bu ülke.Ben bir fizik öğretmeni olarak AK Parti’ye oy vermiş bir kardeşime sesleniyorum. Sizin çocuklarınız CHP’lilerin çocukları kadar değerledir. Gözümde farkları yoktur. Ben çocuklarımızı iyi yetiştirmek istiyorum. Bu büyük devrimi gerçekleştirmek için enerjiye ihityacımız var. Bunun için yenilenebilir enerjiye ihtiyacımız var.Türkiye’nin elektrik tüketimi 100 birimse, güneş kaynağı 130 birim. Yani tükettiğimizi üretebiliriz 30’da artar. Bu santrallerde bataraya sorunu var. Bu ülkenin akıllı evlatlarını en iyi üniversitelerde her sene 10 bin çocuğumuzu okumasını sağlayacağız.Ben onlara bağıran çağıran bir Cumhurbaşkanı olmayacağım. Onlara aş,iş ve yol kapısı bulmaya çalışan birisi olacağım.Bunu birlikte başaracağız. Şuandaki bilgisayar mühendisi sayımızı 10 katına çıkaracağız. Sarayı Türkiye’nin en akıllı çocuklarına vereceğim
Nasıl biz emeklilere Ramazan ve Kurban Bayramı’nda 2 maaş dedik, onlarda 1000’er lira verdi. Bir fizik öğretmeni cumhurbaşkanı olarak geçlere ve üniversite öğrencilerine sözümdür; 19 Mayıs’ta gençlik bursu, 29 Ekim’de cumhuriyet bursu, 500 lira karşılıksız, 1000 lira verilecektir.
Pamukkale’ye giriş 35 lira. Öğrenci kimliğini gösteren herkes bütün müzelere bedavaya girecek. Bir öğrencinin müzeye girmesi eğitimin bir parçasıdır. KPSS, TUS’a sınava giriyor öğrenciler. 300 lira para alınıyor. Eğer 81 milyonluk ülkede gençlere sınav parayla yapılıyorsa yazıklar olsun! Sınav ücretlerini kaldıracağız.
Size özgürlük gelecek, özgürce Twitter’ı kullanacaksınız. Bir Tweet attınız diye cumhurbaşkanı tarafından sabah hapse atılmayacaksınız. Özgürlük gelecek, cumhurbaşkanına hakaret suçunu kaldıracağım. Neden kaldıracağız biliyor musunuz? Cumhurbaşkanı kimseyi sinir etmeyecek, kimsenin damarına basmayacak.
