CHP Denizli Milletvekili Kazım Arslan, Cumhuriyet ve Atatürk ilgili hakarete varan açıklamalar yapan Kadir Mısırlıoğlu için savcıları göreve çağırdı. Kazım Arslan Kadir Mısırlıoğlu için geçtiğimiz günlerde bir açıklama yayımladı.
Kadir Mısıroğlu gibi bir meczubun, Cumhuriyetle ve Atatürk ile ilgili yaptığı açıklamalar nedeniyle cumhuriyet savcılarını göreve davet ediyorum. Aklından malul bir kişinin bu densizliğinin cezalandırılmasını istiyorum.
Kadir Mısıroğlu şöhretini iftiraya, terbiyesizce ithamlara, rejim ve inkılaplara düşmanlığına borçlu. Lozan’la, İsmet İnönü ve Atatürk’le, Cumhuriyetle hesabı olan bu densizin ne yaşına, ne yazarlığına, ne de kitabına itibar edilir.
Eleştiri sınırlarını aşan, kurucu değerlere hakareti bilgi ve tarihçilik sanan, inkılapları on yıllardır “kelpleşme, köpekleşme” sayan bu yobazlığın yaranmak istediği yer, Saray kapısıdır. İktidar mensupları ve hükümet sıraları açıkça yanıt vermelidir: Şeriat, sizin de zamanı geldiğinde getirmek istediğiniz rejimin adı mıdır? Yoksa Kadir Mısıroğlu bu iktidarın erken öten sözcüsü müdür?
Kadir Mısıroğlu, Atatürk’ün değerleriyle ifade özgürlüğüne kavuştuğunu, İsmet İnönü’nün getirdiği demokratik yaşamla farklı düşüncelerin iktidar şansı bulduğunu ne çabuk unuttu! Densizliğin, boşboğazlığın tarihçilik sanıldığı yerde bilgi itibarını yitirir ve yok olur. Kadir Mısıroğlu bilginin değer kaybettiği, boş konuşmanın liyakatla yer değiştirdiği yerde tahta kurulur.
Bu densizlik abidesi bir de utanmadan Atatürk’ü kastederek, “Henüz yarı yoldayız, istediklerimiz olmuş değildir ,vakti var sizin nesliniz islamın mutlak galebesini, küfrün mutlak yıkılışını, heykellerin köpek leşi gibi sürüklendiğini göreceksiniz” demiş. “Bunlar yapılırken beni hatırlayın” diyerek akıl dışı açıklamalarda bulunmuştur.
İnkılapları on yıllardır kelpleşme, köpekleşme sayan bu rejim düşmanlığı, hakaret ederek hınç almayı, kin ve nefret duymayı, kindarlığı ideoloji sanmayı sürdürüyor, savcılar da bu meczubu sadece seyrediyor. Bunların açıklamaları fikir ve düşünce özgürlüğünü çoktan aşmış, Atatürkçü ve Cumhuriyetçi Türk halkını derinden yaralamıştır. Bunların fikir ve düşünce özgürlüğünden anladıklar kindarlıktır, nefrettir, kurucumuza ve kurucu değerlerimize sürekli saldırmaktır.
Türkiye’nin ve Türk halkının Cumhuriyet ve Atatürk değerlerine, rejim kanunlarına, inkılaplarına bağlılığı mutlaktır. Cumhuriyetimizi koruma ve kollama görevi verilmiş bulunan cumhuriyet savcılarını, bu kendini bilmez, aklından malul, hakaretsiz laf edemez haldeki bu adam hakkında gerekli işlemi başlatmaları için göreve çağırıyorum.